Ana içeriğe atla

Hatay’da Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm İçin Yola Çıktık

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, Hatay’da çiftçilere yönelik "Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm Projesi"ni başlattı. Proje, bölgede sürdürülebilir tarımsal üretimi yaygınlaştırmayı, çiftçilerin refahını artırmayı, biyoçeşitliliği korumayı, ekolojik ve ekonomik anlamda dirençli örnekler oluşturmayı hedefliyor.

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, Hatay’ın farklı ilçelerindeki çiftçilere, sürdürülebilir tarım yöntemleri konusunda eğitim ve danışmanlığın yanı sıra pazarlama desteği de vererek, tarımsal üretimin bütün halkalarında etkili olacak bir onarımı gerçekleştirmek üzere yola çıktı. 

İki yıl sürecek “Hatay’da Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm” projesine katılacak çiftçilere ve ürünlerini işleyecek kooperatif temsilcilerine yönelik olarak bugün Hatay EXPO Hortikültür alanında bir bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Proje faaliyetleri ile proje takviminin detaylarıyla aktarıldığı toplantıda konuşan Buğday Derneği Strateji Kurulu üyesi, Oya Ayman projenin amacını şu sözlerle ifade etti:

“Depremlerin ardından Hatay’da yürüttüğümüz araştırmalar, onarıcı bir dönüşüm için, üretimden tüketime uzanan zincirin tüm halkalarına kapsayıcı bir şekilde yaklaşmak gerektiğini ortaya koydu. Bu amaçla destekçilerimizle birlikte çıktığımız bu yolda, bölgedeki çiftçileri, agroekolojik üretimle ve yeni pazarlama kanallarıyla tanıştırarak güçlendirmeyi amaçlıyoruz..”

Proje Koordinatörü Karel Büyükgazel ise, “Hatay’da gerek tarımsal üretimde, gerekse pazarlamayı da içeren tüm süreçlerde etkili, katılımcı, kapsayıcı, onarıcı ve sürdürülebilir örnekler oluşturmak istiyoruz. Bu amaçla projemize başvuran 70 çiftçiyle yola çıkıyoruz. Aynı zamanda projeye katılacak çiftçilerin ürünlerine katma değer sağlayacak kadın kooperatifleri ve işleme birimleri de bölgedeki kadın üreticilerin refahını desteklemek üzere önceliğimiz olacak. Bu ürünler için, e-ticaret sitelerinden restoran mutfaklarına kadar geniş bir yelpazede pazarlama desteği sağlayacağız,”dedi.

Hatay İl Tarım Müdürlüğü, ziraat odaları, kooperatif temsilcileriyle birlikte projenin Tarımsal Üretim Sponsoru Türkiye İş Bankası ve projeye salon, çiftçilerin ulaşımı, depo ve lojistik konularında destek olan Hatay Büyükşehir Belediyesi temsilcilerinin de katıldığı toplantıda, Buğday Derneği yetkilileri ve uzmanlar, çiftçilerin ve kooperatif temsilcilerinin sorularını yanıtladılar.

Hatay’da Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm Projesi, depremin ardından yaşamını ve üretimini yeniden kurgulamaya çabalayan bölge çiftçisinin refahını ve üretimin sürekliliğini sağlarken, Türkiye’nin diğer bölgeleri için de model oluşturmayı amaçlıyor. Projeyle, bölgede sürdürülebilir tarımsal üretimin yaygınlaşması, çiftçilerin refahının artırılması, biyoçeşitliliğin korunması, ekolojik ve ekonomik anlamda dirençli örnekler oluşturulması hedefleniyor.

Hatay’da Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm İçin Yola Çıktık

Bugüne kadar %100 Ekolojik Pazarlar, Zehirsiz Sofralar, Gıda Topluluklarıyla Agroekolojik Dönüşüm gibi projelerle agroekolojik üretimin Türkiye’de yaygınlaşması için çaba gösteren Buğday Derneği, tarımsal üretimin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için bölgedeki ihtiyaç ve potansiyelleri belirledi. Söz konusu araştırmanın sonuçlarını değerlendirerek “Hatay’da Tarımsal Üretimde Onarıcı Dönüşüm” projesini geliştiren Buğday Derneği, bölgede onarıcı bir dönüşüm için, üretimden tüketime kadar uzanan zincirin tüm halkalarına kapsayıcı bir şekilde yaklaşmanın gerekliliğine dikkat çekiyor. 

Proje, Hatay’ın tarımsal üretiminde ve mutfak kültüründe öne çıkan ürünlere odaklanacak: Karakılçık buğdayı, biber ve domates salçası, nar ekşisi, narenciye, tıbbi ve aromatik bitkiler (kekik, nane, fesleğen, adaçayı). Uzmanların, bu ürünleri yetiştiren çiftçilere vereceği eğitimler, 1 Şubat 2024 itibariyle başlayacak. Samandağ, Antakya ve Arsuz olmak üzere üç bölgede gerçekleştirilecek eğitimler agroekoloji, toprak onarımı, su yönetimi, tohum, hastalık ve zararlılarla mücadele ile dijital pazarlama konularını kapsayacak.

Proje kapsamında verilecek eğitimlerin yanı sıra örnek uygulama alanlarına geziler düzenlenerek, çiftçiden çiftçiye deneyim aktarımı yapılacak. Agroekolojik üretime geçecek çiftçilerin ürünleri projeye dahil olacak kooperatiflerde işlenecek ve bu kapsamda üretilen ürünlerin çeşitli pazarlama kanallarından satışı için destek sağlanacak. Narenciye grubu ürünleri ise yaş olarak değerlendirilecek. Projenin ikinci yılında da, yeni katılacak çiftçilere verilecek eğitimler ve deneyim paylaşımları sayesinde bölgede agroekolojik üretimin yaygınlaşması hedefleniyor.

Projede çiftçilere yönelik tarımsal üretim ve eğitim faaliyetleri Türkiye İş Bankası’nın sponsorluğu sayesinde gerçekleşecek. Projenin salon, çiftçi ulaşımları, depolama ve lojistik faaliyetlerine Hatay Büyükşehir Belediyesi ayni katkı veriyor. Buğday Derneği üyesi İzel Levi Coşkun ile BÜNSA Döküm A.Ş.’nin de desteklediği proje ekibinin ulaşımı ise ALD Automotiv sponsorluğunda gerçekleşecek.

http://www.ifhaber.com/ekonomi-ve-finans/hatayda-tarimsal-uretimde-onarici-donusum-icin-yola-ciktik/?feed_id=25867&_unique_id=65b04635062f8

sigorta haberleri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allianz - Yükselen Risk Trendleri Raporu 2025

Allianz Commercial 'ın "Yükselen Risk Trendleri 2025" (Emerging Risk Trend Talk) raporu, şiddeti ve sıklığı artan orman yangınlarını küresel olarak yükselen yeni bir risk faktörü olarak değerlendiriyor ve şirketlerin varlıklarını ve operasyonlarını korumak için bu riske karşı farkındalıklarını artırması gerektiğinin altını çiziyor. Rapora göre orman yangınlarının maliyeti 10 yılda 6 kat arttı. Allianz Commercial'ın raporuna göre, orman yangınlarının sıklığı, şiddeti ve coğrafi dağılımı son yıllarda iklim değişikliği, insan faaliyetleri ve değişen arazi kullanım modelleri nedeniyle önemli ölçüde arttı. Hızlı yayılımları ise dünya genelinde çeşitli sektörlerde ve bölgelerde büyük riskler oluşturuyor. Ocak 2025'teki yıkıcı  Los Angeles  orman yangınlarının örnek olarak gösterildiği rapora göre, Batı ABD, Batı Kanada, Güney ve Doğu Avustralya ve Güney Avrupa, orman yangınlarına en çok maruz kalan coğrafi bölgeler. Ancak, bu tür yangınlar artık Kanada'nın ku...

Hayat Finans 1 Milyon Kullanıcıya Ulaştı

Hayat Finans , Türkiye'nin ilk dijital bankası olarak kuruluşunun ikinci yılı içinde 1 milyon kullanıcıya ulaşarak önemli bir eşiği geride bıraktı. Tamamen dijital bir platform olarak tasarlanan, sade, hızlı ve şeffaf bankacılık anlayışıyla bireysel ve kurumsal kullanıcıların finansal ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunan Hayat Finans, kısa sürede kullanıcıların beğeni ve güvenini kazanarak hızlı büyümeyi başardı. Temelleri 1937 yılında atılan ve 17 ülkede faaliyet gösteren  Hayat Holding 'in finans sektöründeki yatırımı Hayat Finans, Türkiye'nin ilk dijital bankası olarak kurulduktan sonra 2 yıl içinde 1 milyon kullanıcı sayısına ulaştı. Aynı zamanda Türkiye'de aktif büyüklüğe göre en büyük dijital banka olmayı başardı. Hayat Finans, Hayat Holding'in gücü, dijital banka yetkinlikleri ve tüm kullanıcılara eşit avantajlar sunması sayesinde, kısa sürede kullanıcıların beğenisini ve güvenini kazanarak hızlı büyümeyi başardı. Hayat Finans, fiziksel şubelere ...

Jeopolitik Dengeler, Sigorta Sektörünü Etkiliyor!

Ortadoğu'da yükselen jeopolitik gerilimin, küresel sigorta ve reasürans piyasalarında yeni bir kırılma noktası oluşturduğunu belirten  IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO'su Murat Çiftçi , yaşanan gelişmelerin sektöre etkilerine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Artan küresel gerilimlerin, yalnızca diplomatik dengeleri değil; lojistikten sigortacılığa kadar birçok sektörü doğrudan etkiliyor. Bu gelişmelerin deniz taşımacılığı ve sigorta üzerindeki yansımalarını değerlendiren Murat Çiftçi, "Jeopolitik gerilimler, deniz taşımacılığının sürekliliğini ve güvenliğini doğrudan etkileyen en kritik dışsal faktörlerden biridir. Bu tür gerilimler; gemi güzergâhlarının değişmesine, taşıma maliyetlerinin yükselmesine, limanlara erişimin kısıtlanmasına ve operasyonel risklerin artmasına neden olur. Özellikle çatışma bölgelerine yakın seyreden ticaret yolları –örneğin Hürmüz Boğazı, Kızıldeniz, Bab el-Mandeb gibi hassas geçitler– ciddi tehdit altına girebilir. Bunun s...