Ana içeriğe atla

QNB Türkiye 2025’e Güçlü Başladı

QNB Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nin lider finansal kuruluşu ve Katar'ın en büyük bankası Qatar National Bank (Q.P.S.C.)’nin Türkiye’deki iştiraki olarak, 2025 yılının ilk çeyreğinde güçlü finansal performansını sürdürdü. Banka, dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve reel sektöre erişilebilir finansman sağlama alanlarında attığı önemli adımlarla Türkiye ekonomisine desteğini kesintisiz sürdürdü.

31 Mart 2025 itibarıyla, QNB Türkiye’nin toplam aktifleri, 2024 yıl sonuna göre %13 artışla 1 trilyon 701 milyar 978 milyon TL’ye ulaştı. Aynı dönemde net krediler %9 artarak 952 milyar 428 milyon TL’ye, müşteri mevduatı ise %16 artışla 957 milyar 141 milyon TL’ye çıktı. Bankanın 2025 yılı ilk çeyrek net kârı, bir önceki yılın aynı dönemine göre %13 artış göstererek 11 milyar 188 milyon TL seviyesinde gerçekleşti.

QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, “Stratejik hedeflerimiz doğrultusunda büyümemizi sürdürürken, kaynaklarımızı verimli kullanmaya, riskleri etkin şekilde yönetmeye ve müşterilerimize değer katan çözümler sunmaya odaklandık.” dedi.

Küresel dalgalanmaların etkili olduğu bu dönemde, Türkiye’de uygulanan sıkı para politikası ve mali önlemlerin ekonomide dengeleyici rol üstlendiğine dikkat çeken Ömür Tan, “TCMB’nin attığı adımlarla finansal piyasalardaki oynaklık sınırlanırken, Nisan 2025’te politika faizinin %46’ya yükseltilmesiyle para politikasındaki sıkı duruş pekiştirildi. Enflasyonda beklenen düşüşle birlikte önümüzdeki dönemde para politikasında kademeli olarak gevşeme olasılığı gündeme gelebilir.” ifadelerini kullandı.

Dijitalleşme ve sürdürülebilirlik alanlarındaki çalışmalarına da değinen Ömür Tan, “Müşteri odaklı dijital çözümlerimizle bankacılığı her zamankinden daha erişilebilir hale getiriyoruz. KOBİ’ler ve ticari müşterilerimiz için sunduğumuz ürünlerle reel sektöre desteğimizi artırıyor, dijital ve yeşil dönüşüm yatırımlarına sağladığımız finansman ile geleceği de şekillendiriyoruz.” dedi.

QNB Türkiye’nin 2024 yılında Karbon Saydamlık Projesi (CDP) kapsamında İklim Değişikliği ve Su Güvenliği Programlarında Global A Listesi’ne girmesi, bankanın çevresel ve sosyal sorumluluk alanındaki kararlılığının göstergesi olarak dikkat çekti.

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) ile başlatılan stratejik iş birliği sayesinde 409 OSB ve 68 binden fazla firmaya karbon salımını azaltmaya yönelik finansman çözümleri sunuluyor. Ayrıca Dijital Köprü platformu üzerinden sanayicilere özel dijitalleşme hizmetleri sağlanıyor.

İlk çeyrekte öne çıkan bir diğer gelişme ise, Türkiye’de ilk kez yurtiçi yatırımcılara yönelik gerçekleştirilen 250 milyon TL tutarındaki sürdürülebilir bono ihracı oldu. Bu kaynak; yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve sosyal kapsayıcılık projelerine yönlendirilecek.

Toplumsal etki alanında da çalışmalarına devam eden QNB Türkiye, İhracatçı Kadınlar Derneği (İKADE) iş birliğiyle başlattığı “Kadınlar İçin İhracat Akademisi” ile 2024 yılı sonunda 694 kadın girişimciye ulaştı. Ömür Tan, “Yüzde yüz memnuniyet oranıyla tamamlanan bu eğitim ve mentorluk programı, kadınların ihracat ekosistemine katılımını güçlendiren somut bir adıma dönüştü.” diyerek kapsayıcı kalkınmanın bankanın öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı.

https://www.ifhaber.com/bankacilik/qnb-turkiye-2025e-guclu-basladi/?feed_id=89157&_unique_id=6811516ced918

sigorta haberleri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allianz - Yükselen Risk Trendleri Raporu 2025

Allianz Commercial 'ın "Yükselen Risk Trendleri 2025" (Emerging Risk Trend Talk) raporu, şiddeti ve sıklığı artan orman yangınlarını küresel olarak yükselen yeni bir risk faktörü olarak değerlendiriyor ve şirketlerin varlıklarını ve operasyonlarını korumak için bu riske karşı farkındalıklarını artırması gerektiğinin altını çiziyor. Rapora göre orman yangınlarının maliyeti 10 yılda 6 kat arttı. Allianz Commercial'ın raporuna göre, orman yangınlarının sıklığı, şiddeti ve coğrafi dağılımı son yıllarda iklim değişikliği, insan faaliyetleri ve değişen arazi kullanım modelleri nedeniyle önemli ölçüde arttı. Hızlı yayılımları ise dünya genelinde çeşitli sektörlerde ve bölgelerde büyük riskler oluşturuyor. Ocak 2025'teki yıkıcı  Los Angeles  orman yangınlarının örnek olarak gösterildiği rapora göre, Batı ABD, Batı Kanada, Güney ve Doğu Avustralya ve Güney Avrupa, orman yangınlarına en çok maruz kalan coğrafi bölgeler. Ancak, bu tür yangınlar artık Kanada'nın ku...

Hayat Finans 1 Milyon Kullanıcıya Ulaştı

Hayat Finans , Türkiye'nin ilk dijital bankası olarak kuruluşunun ikinci yılı içinde 1 milyon kullanıcıya ulaşarak önemli bir eşiği geride bıraktı. Tamamen dijital bir platform olarak tasarlanan, sade, hızlı ve şeffaf bankacılık anlayışıyla bireysel ve kurumsal kullanıcıların finansal ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunan Hayat Finans, kısa sürede kullanıcıların beğeni ve güvenini kazanarak hızlı büyümeyi başardı. Temelleri 1937 yılında atılan ve 17 ülkede faaliyet gösteren  Hayat Holding 'in finans sektöründeki yatırımı Hayat Finans, Türkiye'nin ilk dijital bankası olarak kurulduktan sonra 2 yıl içinde 1 milyon kullanıcı sayısına ulaştı. Aynı zamanda Türkiye'de aktif büyüklüğe göre en büyük dijital banka olmayı başardı. Hayat Finans, Hayat Holding'in gücü, dijital banka yetkinlikleri ve tüm kullanıcılara eşit avantajlar sunması sayesinde, kısa sürede kullanıcıların beğenisini ve güvenini kazanarak hızlı büyümeyi başardı. Hayat Finans, fiziksel şubelere ...

Jeopolitik Dengeler, Sigorta Sektörünü Etkiliyor!

Ortadoğu'da yükselen jeopolitik gerilimin, küresel sigorta ve reasürans piyasalarında yeni bir kırılma noktası oluşturduğunu belirten  IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO'su Murat Çiftçi , yaşanan gelişmelerin sektöre etkilerine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Artan küresel gerilimlerin, yalnızca diplomatik dengeleri değil; lojistikten sigortacılığa kadar birçok sektörü doğrudan etkiliyor. Bu gelişmelerin deniz taşımacılığı ve sigorta üzerindeki yansımalarını değerlendiren Murat Çiftçi, "Jeopolitik gerilimler, deniz taşımacılığının sürekliliğini ve güvenliğini doğrudan etkileyen en kritik dışsal faktörlerden biridir. Bu tür gerilimler; gemi güzergâhlarının değişmesine, taşıma maliyetlerinin yükselmesine, limanlara erişimin kısıtlanmasına ve operasyonel risklerin artmasına neden olur. Özellikle çatışma bölgelerine yakın seyreden ticaret yolları –örneğin Hürmüz Boğazı, Kızıldeniz, Bab el-Mandeb gibi hassas geçitler– ciddi tehdit altına girebilir. Bunun s...